Mutlu Sohbet

Mutlu Bir günden Mutlu Sohbetlerden Merhabalar.

Sıradan bir sabahtı. Fakat aynadaki ben farklıydı sanki. Anlam veremedim o halime ama abdestimi aldım ve çıktım evden sokakta kimseler yok, hava serin derin derin nefes aldım sanki yeşillikler içindeymişim gibi. Oysa etrafım beton yığınlarının arasında gözüken üç beş yeşilden ibaretti. Doğduğum zamandaki yerler ve şu zamandaki yerler farklı gibi ben çocukluğumda yeşilin her tonunu görürdüm. Taştan betondan evler değil.. ama arada gördüğüm ve görünce beni mutlu eden hâlâ yıkılmamış topraktan tuğladan evler var ve iyiki varlar. Sizi de mutlu etmiyor mu bu tarz durumlar? Yoksa şu modern dünyanın işgal ettiği o eski tarihi kokan evleri görmek size huzur vermiyor mu ?

Tarihi Sohbetler

Tarihi Sohbetler

Yürüyorum ve aklımdan geçen dalıp gittiğim yıllar ne kadar da büyümüşüm diyorum yada hayat dağ gibi büyüdü de sırtımda ben mi gittikçe küçülüyorum. Bazen böyle yalnız yürürken kimsem yok gibi geliyor bana. Tek kalmışım şu koca acımasız dünyada. Ama aklımdan bu düşüncenin geçmesi uzun sürmüyor. Etrafımda olan arkadaşlarımla olan anılarım canlanıyor, ailem ile olan anılarım ve ardında aklıma sohbetyıldızı geliyor ve o hüzün kayboluyor. Hepsi iyiki varlar dediğim oluyor.

O gün öğle vakti İzmit merkezde idim namaz kılmak için Fevziye camiine uğradım abdest tazeledim ve ezan vaktini beklerken caminin dibinde ki simitçi den bir simit aldım karşıdaki çaycıdandı bir çay. Tam içecekken Selamun Aleykum dedi bir ses. Ani olmayan fakat soğukkanlı da denmeyecek bir kaldırışla kaldırdım başımı. Ve Aleykum Selam, buyurun dedim şaşkınlıkla neden şaşırdım bilmiyorum normal değil miydi selam vermek. Fakat insanların soğuk davranışları o cinayetler, kadına şiddetin had safhada olduğu şu zamanda şaşırmak elimizde olmayan sebeplerdendi. O an aklımdan hızlı bir şekilde bunlar geçerken karşımdaki ses boş bir yer bulamadım, müsaadenizle buraya oturabilir miyim dedi. Camii merkezde olduğu için en yoğun zamanıydı bakındım etrafa her yerin dolu olduğunu kalabalığı o an fark ettim. Küçük küçük iskembeler kocaman adamları taşıyordu. Namaz için hızla abdest alıp, kılıp işlerine yetişmek isteyen bir grup Müslüman.. “buyurun dedim tabi ne demek..
O an içimi bir huzur kapladı o bir grup insanın dini hükümlülüğü için koşuşturması, yanıma oturmak için izin isteyen o kızın korkmadan yüzüme gülümsemesi, dedim ki; biz varız evet her şeye rağmen biz varız. Umudumuzu kaybetmedik. Öyle ki hak olan bir dava için koşturduğum zamanlarda yalnız olmadığımı o güzel selam ile bana bildiren o kız benim için o kadar değerliydi ki. Çünkü artık selam verildiği zaman dahi tanışıyor muyuz diyen ve ötekileştirilen bir çok insanın içindeyiz. Bizler bunu düzeltmeye adım attığımız sürece her şey yoluna girecek biliyoruz.

Huzurlu Sohbetler

Huzurlu Sohbetler

Beklemeye devam ederken boş bardağı almaya gelen abiye iki çay daha alabilir miyiz dedim gayri ihtiyari. Bir an yanıma oturan kızla neden hâlâ tanışmadım diye kendime kızdım. Ve anlık olarak ben Hifanur dedim Karamürsel’de oturuyorum ya siz? O an gözlerine baktığımda evime gelmiş davetsiz misafir gibi tedirgin olduğunu hissettim bu duyguyu ona ben verdiğim için bir kez daha kızdım kendime.
Memnun oldum ben Zehra bir arkadaşımla görüşecektim fakat geç kaldı. Burada beklememi istemişti boş yer bulamayınca buraya oturdum sizide rahatsız ettim kusura bakmayın dedi hızlıca. O an o kadar üzüldüm ki; estağfurullah o nasıl söz bir an boşluğuma geldi tanışamadık rahatsız olmadım asla, gülümsedim trafiğe takılmıştır endişelenme. Ne kadar güzel bir ismin var dedim. O an onunda rahatladığını görmek beni mutlu etti. Ve içimden geçenler ise, demek ki bu kadar insanın birbirinden uzaklaşması iki çift güzel kelamın olmamasıydı.

Çaycı abi çayları getirdi birini misafirime birini bana koyup uzaklaştı, simidimde bir parça koparıp ona uzatırken hem bak kötü mü oldu çayıma eşlik ediyorsun dedim.

Suskunluğu bozan bir tebessüm. Edebin bir insandaki belirtisi bu kadar mı güzel olabilirdi. Tesettürün bir insandaki gördüğüm haliydi. Insana huzur veren bir duruş. Uzunca bakmaya da müsaade etmeyecek bir sima. Tanışma faslımız bitmişti ki beklenilen arkadaş geldi elini uzattı ve tanıştığımıza çok memnun oldum hakkınızı helal edin çay için teşekkürler müsaadenizle dedi. Estağfurullah müsaade senin derken elimi elinin üzerine koydum inşallah birgün yine karşılaşmak ümidiyle dedim ve ayrıldı. Yaşamış olduğum bu olay bizim daha da sağlam adımlarla arkadaşlık, kardeşliğimizi çoğalmamız gerekiyor. Bunu şu zamanda hem gerçek hayatımızda hemde sanal ortamda faaliyete geçirmemiz gerekir. Sanal ortamın da gerçeği vardır ve size tavsiyem Sohbet yildizi chat sitesi gerçeğin adresidir.. HiFa

sohbet